davrandıklarını

davrandıklarını

"That they behave" or "the way they behave."

The word 'davrandıklarını' here indicates an action referring to the behavior of 'them' in a specific past situation, and it connects to the verb 'anlamaya' (to understand) as its complement.

Onların o zor durumda nasıl davrandıklarını anlamaya çalışıyorum.

I am trying to understand how they behaved in that difficult situation.

In this sentence, 'davrandıklarını' denotes the general observed behavior of people within a societal context, forming the object of the verb 'görmek' (to see).

İnsanların toplum içinde birbirlerine nazik bir şekilde davrandıklarını görmek güzel.

It's nice to see that people behave kindly to each other in society.

Here, 'davrandıklarını' specifically relates to the children’s conduct during playtime, being part of the assessment expressed by the verb 'değerlendirdim' (I evaluated).

Çocukların oyun sırasında birbirlerine nasıl adil davrandıklarını değerlendirdim.

I evaluated how the children acted fairly towards each other during the play.